Yönetilen Organlar

Yönetilen Organlar

Yönetilen organlar beden içinde dizilim şekilleri ve hizmetlerinin karakterine bakılarak hizmetçi organ veya gayri hizmetçi organlar olarak 2’ye ayrılmaktadırlar. Yönetilen organlar olarak ilk başlığımız hizmetçi organlardır.

a)  Hizmetçi Organlar (Mer’ose):

Yönetici organların yönetimi altında diğer organlar üzerinde önemli etkiler gösteren, diğer hizmetçi organları aracı ederek kendisinin hizmetini devam ettiren organ hizmetçi organ diye adlandırılmaktadır.

1-  Karaciğer:

Aslında yönetici organ olsa da, hayat için zaruri olan besleyici madde ve suyu mide, bağırsak, vena porta hepatis toplardamarı aracılığı ile kabul etmektedir. Yapısında üretilen belirli bir kaliteye sahip kan, balgam, safra, sevda hıltlarını kalbin

yardımı ile bedenin gerekli kısımlarına ileterek bütün bedenin beslenmesini sağlamaktadır. Kalpten yaşam kuvvetini kendisine kabul ederek hizmetini yerine getirmektedir. Dolayısıyla karaciğer hem yönetici hem de hizmetçi organ olarak kabul edilmektedir.

2-  Kalp:

Kendi başına müstakil bir şekilde hareket eden hem de kendisinde bulunan yaşam gücü ile kendi yaşamını idam ettirebilen olağanüstü müstakil yönetici organ olmasının dışında, atar damarlar aracılığı ile bütün bedenin beslenmesini sağlamaktadır. Eski ile yeniyi değiştirmektedir. Atık maddeler venler aracılığı ile emilip kendisine ulaştırıldıktan sonra, atık maddeler ile kirlenmiş kanı akciğere tekrar gönderip akciğeri de hizmete dahil etmektedir. Dolayısıyla kalp yönetici organ olarak kabul edilse de, beynin yönetimini de kabul ettiği için nispi müstakilliğe sahip organ olarak kabul edilmektedir. Bu sebep dolayısıyla kalp hem yöneten hem de yönetilen organ olarak da kabul edilmektedir.

3-  Akciğer:

Akciğerin insan hayatındaki rolü değerlendirildiğinde; akciğer olağanüstü önemli organ olarak kabul edilmektedir. Akciğer; kendisine kan getiren ve kendisinden kalbe kan götüren damarlar vasıtası ile kandaki havayı değiştirip kanı tazelemektedir. Kendisinde bulunan bu özelliği sayesinde aslında yönetici organ gibi dursa da; kalbin hizmeti ile olan münasebeti nedeni ile yönetici organ olması gerekirken hizmetçi organ olarak tanımlanmıştır.

4-  Sinirler:

Beyin bütün bedene dağılan sinir kolları vasıtası ile iç ve dış tüm azaları kontrol etmektedir. Beyin için hizmet gören bu sinir kolları beynin hizmetçisi organlar olarak kabul edilmektedirler.

5-  Böbrek:

Böbrek, bileşiminde yaşam için gereksiz olan tüm sıvıları kendisinin normal işlevi aracılığı ile idrara dönüştürüp idrar yolları aracılığı ile dışarı atılımı başlatması nedeniyle yönetici organ olarak kabul edilmesi uygun gelse de, kalpten gelen ruhi kuvvetten beslenerek işlevini yerine getirdiği için yönetilen organ olarak kabul edilmektedir.

6-  Mide ve Bağırsaklar:

Ağzı ile alınan besinleri parçalayarak ve sindirerek bedenin kullanabilmesi için uygun kıvama getirmesi ve karaciğer için hizmet görmesi dolayısı ile hizmetçi organ olarak adlandırılmaktadır.

7-  Safra Kesesi:

Karaciğerde üretilen safranın toplanma yeri olması dolayısı ile karaciğer için hizmet görmektedir. Gerekli olduğunda safra sıvısını bağırsaklara gönderip, besinlerin hazmedilmesine yardımcı olmaktadır. Dolayısıyla safra kesesi hizmetçi organ olarak kabul edilmektedir.

8-  Dalak:

Sevda maddesinin biriktirildiği organdır. Kan hıltındaki sevda hıltını dengeler ve kanın kan damarlarından dışarıya sızmasını önler. Dalağa kendisinden karaciğere götüren kan damarlarından başka hiçbir organı aracı etmez. Dolayısıyla hizmetçi organ olarak tanımlanmaktadır.

Yönetilen organlar içerisinde ikinci başlığımız ise,

b)  Gayri Hizmetçi Organlar:

Aslında hayvani ruh ile beslense de, mahiyet ve özellik bakımından müstakil olma liyakati olmayan ve diğer organların da yönetiminden ayrılamayan organlar, gayri hizmetçi organ olarak adlandırılmaktadır. Bu organlar, insan organizmasını karşılıklı birbiri ile birleştirerek şekil bakımından organların bütünlüğünün korunmasını sağlar ve fiziki hareketlerin oluşmasında aracı bir rol oynar. Örneğin; Kemik, damar, sinir ve kas vs.

Geleneksel tıp sadece organları temel bir şekilde ayırarak tanımlamak ve bu organların hizmetlerinin önemlilik derecesini açıklamak ile kalmaz bununla birlikte tedavide organların birbiri ile olan münasebetlerini nazarda tutmanın gerekliliğinin üzerinde durur. Örneğin; bedenin aşağı kısmındaki belirli bir organda şiddetli bir ağrı başladığında aslında bu durum, genel olarak beyin ile alakalı olsa da bölgede ağrı hissinin artması, merkezi sinir sistemi (nizami esebi)ndeki bir hareketlenme veya bir işlev bozukluğunun ortaya çıkması nedeni ile olabilir. Dolayısıyla yönetici organın normal halini koruması için ilave olarak sakinleştirici tıbbi bitki karışımlarının verilmesi gerekir.

Uzman Eczacı Fidan PESEN ÖZDOĞAN

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir